12 Ekim pazartesi sabahı güne güzel bir film izleyerek başladım. D Productions tarafından gerçekleştirilen öngösterim daveti geldiğinde, film hakkında hiç fikrim yoktu. Yolladıkları bülteni ve linkleri inceleyerek epey bilgi sahibi oldum.
Film gerçek bir hikayeden yola çıkarak çekilmiş. Beni en etkileyen yanı o muhteşem organizasyonun alt yapı hazırlıklarıydı. Gerçi filmde bu kısımlar oldukça hafif geçiştirilmiş ama eminim kalabalık etkinlik düzenleyen herkes filmi izlerken aynı duyguya kapılacaktır. Böyle büyük bir etkinliği düzenlemek, o ekibin içinde yer almak, katılımın beklediğinden fazla olması karşısında heyecanlanmak, olumsuz hava koşullarına rağmen her anı eğlenceye çevirebilecek konuklar… özetle müthiş bir olayın parçası olmak. 1995 sonu ve 2001 yılları arasında, böyle müthiş etkinlikler düzenleyen bir ekibin parçası olmakla hep gurur duyuyorum. Camel Trophy seçmeleri, H2000, Prodigy, Garbage ve daha nice konserler, 6-7 bin kişi katılımlı şirket piknikleri, Off-Road yarışları, Beach Soccer etkinlikleri gibi bir sürü müthiş organizasyon. Hepsinde yürek çarpıntısı hissettiğim zamanlar oldu. H2000 sırasında yağan yağmura rağmen, oğlum da dahil gözleri ışıldayan gençleri görmek eminim tüm ekibin çektiği çileleri unutturmuştur. 9 Haziran gibi bir tarihte yapılacak piknik öncesi, günün erken saatlerinde başlayan Nuh Tufanı kıvamındaki yağmura rağmen gelen, gösteri çadırında binbeşyüze yakın konuktan “hiç bu kadar eğlendiğim bir piknik olmamıştı, iyi ki yağmur yağmış” cümlelerini duymak inanın pek çok şeye değerdi. Tanıdığım öğrencilere hep böyle işlerde yarım zamanlı çalışmalarını öneriyorum. Kalabalıklar içinde çözeceğiniz sorunlar ve alacağınız teşekkürleri pek çok şeye değişmeyeceksiniz. Filmde konser alanını gençlere kiralayan oyuncunun bir cümlesi hatırlattı bunu, sorun olup olmadığını soran gence verdiği cevap hemen hemen şöyleydi “sorun mu ne sorunu, iki gündür bana edilen teşekkürü ömrümce görmedim bu kasabada, gençler ne kadar mutlu baksana”
Film ile ilgili pek çok eleştirmen ve blog yazarı uzun uzun yazacaklardır. Ben sadece bana hissettirdiklerini yazmak istedim. Firmadan gelen basın bültenini paylaştığım posterous yazımdan detaylara ulaşabilirsiniz. Oyuncuların hepsi çok başarılı, başrollerdekilerden hiç de aşağı kalmayan, hatta bazen onlardan oyun çalan yan rollere de dikkat derim.
Bir de önemli not eğer çıplakla, homoseksüel ilişkilerle ve siyonizmle ilgili takıntılarınız varsa bu filme giderken hazırlıklı olun. Yönetmen çok ustaca işlemiş olsa da homofobik olanları, çıplak insanlardan rahatsız olanları huzursuz edecek sahneler var.
Posts tagged with: Ang Lee